24 Nisan 2013 Çarşamba

Fırlama Laflar!..(33)


“+Hangi ayda doğdun ? 
-Ya haa ben dünya da doğdum geri zekalı mısın .” 
“Benim eskiden çok iyi kankalarım vardı, çok güzel konuştuğumuz; ama şimdi yok mesaj atmıyorlar “ 
“Kimseye Aşık Olmam Derken; Gülüşü Rezil Etti.
“Kanka dün neydi la öle , 40 yıl düşünsen aklının ucuna gelmez
“Seni alıp terk etmelerin olmadığı bir yere götürmek istiyorum sevgilim 
“Sana bağlan dememiştim sadece git.
“Anne lan çok özledim seni.
“Sen erkeksin lan. Sevdiğin kızı sahiplenip kıskanacaksın öyle karı gibi trip atmanın alemi yok .... !
“Sağol gardaşım konuşmamı beqendiy üçün 
“Bugün 23 Nisan ne giysem diyenler var, ne giy cem be kendim gelecem yeni kıyafete gerek yookk, biz büyüdük demii yani aynı şeyleri giyen olur beterrr” 
“Keşke yanım da olsaydın demiyorum, biliyorum ki isteseydin olurdun. “
“Kaybolmak isti yom. Sonra Müge Anlı geliyor aklıma oturuyom” 
“Şüphe duyduğun bir kişiden seni mutlu etmesini bekleme.
“SaHi NeYdİ o KuRaL.!

SeViNcE mI kAyBeDıYoDuK

KaYbEdInCeMı Seviyorduk...”
“Odamın Duvarları Kadar Olamadın Sevgili ;

“Onlar Bile Anladı Gecenin Tribin de Neler Çektiğimi . . !”
“-Nasıl kanka oldunuz?
+Her şey kopya vermesiyle başladı 


“Seviyorum seni sevgili .Emniyet müdürLüğünün önünde ,

- Hαp vαr cigαrα vαr ` Der gibi”
“Sadece sinirliyken insanlara hak ettiklerini söylüyorum.
“Cemre düşünce yaz geliyor diyorlar.
Bu cemre kötü yola mı düştü ne, gelmek bil miyom.”
“O şebekliklerini nasıl unuturum benden gitme . YAPMA O KADAR HATIRAYI HİÇE SAYMA!
“Yamukluk kanımızda var han ny
“Hep bir stres. Hep bir sıkıntı.Bir türlü bitmedi dertler. Ama yılmak yok! Az kaldı refaha, huzura..Hepsinin karşılığı misliyle mutluluk olacak.
“Ne olursa olsun, ne değişirse değişsin. Bazen yalnızca gözlerimin içine bakmanı özlüyorum. Elimden tutmanı değil, sana kızgın olduğum zamanlarda görmeyi özlüyorum. Ne bileyim ya sana tam sövüp sayacakken birden içimi rahatlatmanı özlüyorum. Başkalarından kıskandığın zaman bana kızmanı özlüyorum; o zamanlar şikayet ederdim. Arıyorum bu aralar o hallerini. Seninle kavga etmeyi tokat atma bahanesiyle yüzüne dokunmayı özlüyorum. Sımsıcak olduğun günleri özlüyorum. Şimdiki gibi soğuk, uzak olmadığın
“O şebekliklerini nasıl unuturum benden gitme . YAPMA O KADAR HATIRAYI HİÇE SAYMA!
“Okuldan kaçtık>>>>>başımız belaya girebilirmiş”
“İlköğretim nedir : 85 alınca ağlamaktır. 

Lise nedir : 45 alınca namaz kılmak, oruç tutmak,
zekat vermek, hacca gitmek, kaza ve kadere
inanmaktır.”
“Hoca ders anlatırken kendisine bakınca kafasını aşağı yukarı sallamak zorunda kalan öğrencinin dramı
“Ev de :((( yalnızım :((( havaa lütfen kararmaa ::( sesler duyuyomm
“Ey aşk! 

Geldiysen yoruma 3 tane kalp koy .”
“Bence ben bir ormandaydım ve bir odunu aşk sandım “
“O var olduğun uzakları sikeyim.
 “Çıkma teklifi etti ardından beni engelledi :) bedava beyinnn
“Bence ben bir ormandaydım ve bir odunu aşk sandım
“Birisi de çıkıp desin ki "sen çok özelsin , seni üzenin amk" 
“Bir gram uyku olmaz mı abi yaa.
“Takip ediversen cağınım
“Babam bana pasta almış ki 
“Hayır ben iyiyim. Sadece hayatım bok gibi. Sevdiğim insanları kaybediyorum, gitme diyemiyorum, özlüyorum ve yoruldum. Ben gerçekten iyiyim.
“Herkes aynı şeyi düşünüyorsa, hiç kimse yeterince düşünmüyor demektir.
“+"Napıyorsun?" sorusuna "Oturuyorum." cevabını
veren kişi kesin Türk ‘tür.
-Nerden anladın?
+"Oturuyorum" kelimesi Almanca mı geri zekalı?”

“Gerçekten seven insan, her şekilde sevdiğinin yanında kalır. Acı çeker, belki her gece gizlice ağlar. Ama ondan vazgeçmez. Vazgeçemez.. Gitmek korkakların işidir. Sevmeyenlerin işi, seven insan korkmaz. Seven insan özler, takip eder, konuşmak için bahaneler üretir. Konuşmadan yapamaz. Çünkü gerçekten seven insan, kendini sevdiği kişiden başka birinin yanına yakıştıramaz. Başkasının yanında midesi bulanır. Elleri üşür. Gerçekten seven kendini sevdiği kişiden başka kimseyle düşünemez. Gerçekten seven gerekirse yalnızlığı tercih eder. Gerçekten seven çabalar. Gerçekten seven unutmak değil hatırlamak ister. Gerçekten seven başkalarının ne dediğini düşünmez. Kendi iç sesini dinler, ona göre hareket eder. Gerçekten seven gitmek nedir bilmez. Gerçekten unutmayı bırak bunu aklından dahi geçiremez. Gerçekten seven, sevdiğinin yerine başkasını koyamaz. Şimdi söylesene seni gerçekten kim sevdi?


“Hayatıma geç girdin diye mi kızmalıyım sana, iyi ki girdin diye sevinmeli miyim bilmiyorum sevgili. Keşke biraz daha erken girmiş olsaydın da şu Bartını karış karış gezecek zamanımız olsaydı, ellerin den tutarak geçirdiğim bininci günümü kutlasaydık. Biliyorum biliyorum. Şikayet ediyorum diye kızıyorsun bana; ama naipiyim. Seninle öyle bir hayat yaşıyor ki bu kız, sanki sensiz geçen her gün kayıptı ona. Seninle yaşamak öyle farklı ki bu hayatı. Her güne sevilerek başlamak severek uyumak o kadar güzel ki sevgili. Kokunla yaşam bulup gülümsemenle unutmak bütün günün stresini öyle güzel ki. O yüzdendi bu sitemlerim; ama… Yaşıyorum sanarak kendimi kandırmışım bunca yıl madem, madem ki erken gelemedin sen, bende silerim geçmişimi. Seninle doğar seninle büyür seninle yaşarım bu hayatı. Sildim geçmişimi. Seninle doğdum ben 16 Ekim gecesi. Bak artık sensiz yaşadığım bir günüm bile yok benim doğduğumdan beri. Bir günüm ayrı geçmedi nefesinden. Bir gün olsun.“
“Ayrılık, onu özlemektir..
Onu daha da çok sevdiğini anlamaktır. Geç gelen mesajların, artık hiç gelmemesidir. Keşke o mesajlar geç gelseydi de, yeter ki gelseydi deme durumudur. Şarkıları ezberlemektir, hatta unutmaya çalışmaktır. Beraber gittiğiniz bir cafenin, önünden bile geçememektir. Onu tanıyan birisini görünce, kafanı çevirmektir. Ayrıldınız mı? sorusuna cevap verememektir. Gecenin bir saatinde uyanıp, acaba o şimdi uyuyor mudur diye düşünmektir. Gizli numara ile arayıp, sesini dinlemektir. Telefonu meşgule alınca, telefon hattına küfür etmektir. Gecelerin daha uzun geçmesidir. Uyku düzeninin değişmesidir. Daha çok özlemektir. Daha çok unutmak istemektir. Ama sen unutmak isteyince, daha da çok hatırlamaktır. Ayrılık, kısa bir cümle olarak gözükür, ama uzun bir zaman dilimidir..”
“Sen şimdi benim aşkımı göremedin ya, gözlükleri verem mi “
“Millet öpüşmeyi aşk sanıyor, biz gözlerine bile bakmaya utanırken.
“Okuldan kaçmam kimse için yasemin tek lafınla çantayı sırtladım 
“Bazen ağlamak istemezsin 
Ama gözleerinn dinlemez 
“ ‘3 AY YAZ TATİLİ’ Şu cümledeki asalete, güzelliğe bakar mısın ya?
“Onu ne kadar çok sevdiğini diğer insanlara anlatabilirken , oturup ona anlatamıyorsun.


“Duygusuz gibi olmayı nasıl başarıyorsunuz anlamıyorum.
“100 tane arkadaşlık isteğim var kabul etsem beğeni yapmıyorlar en iyisi bekletmek.
“BeN GüNaHKaR SoKaKLaRın TöVBeKaR Çocuğu SeN BaSiT iNSaNLaRıN GünaHKaR KıZI
“Sana Son Sözüm ; Umrun da Olmadığın Bu Aşkın ; Gün Gelecek Uğrunda Öleceksin..!
“Dibini görmediğin suya atlamadığın gibi. Sonunu bilmediğin sevgiye teslim etme kendini...!
“Mesela ben küçükken misafir çocuklarıyla dağıtırdım bütün evi. Sonra onlar giderdi, ben evi yalnız toplardım. Şimdi de aynı şey hayatım için geçerli. Biri geliyor, beraber dağıtıyoruz her şeyi. Sonra o gidiyor ve topla toplayabilirsen...
“Aşk kumar gibidir...
dikkat! et oynadığın zar degil...
duygular ve gururum...”
“Bis cola ta reklamın da Türk erkekleri de var. O gördüğünüz ağaçlar, masalar hep bizimkiler 
“En samimi arkadaşımla dışarıdan saçma hareketler yapan insanlar gibi gözükebiliriz ama ne kadar eğlendiğimizi sadece biz biliyoruz. 
“Ben de bu şans varken çelik yelek giysem kafamdan vurulurum
“-Hocam tuvalete gidebilir miyim?
+1.sınıf mısınız siz?
-Sadece 1.sınıflar mı işi yo ? 
“Acımasızca geçen zamandan geriye kalan sadece yanlızlıklarımız....
“Sevenlerin göz yaşı kumsala vurdukça Şu imzayı atar SENİ SEVİYORUM
“Bir bakarsın yanındadır bir bakarsın karşı tarafında
“SöyLéséné HaYat KaÇ YanLış YaptıMda , TéK DoğRumu BéNdéN AldıN ? 
“SENİ İÇEREN MASALLARIM ANLATILACAK KADAR KISA DEĞİL...!!!
“Bugün karar verdim hayat sana yol verdim ister git ister dur aşk sana son verdim
“Gözlerin gibi ya İyi bir kalçanın iyi bir beyinden daha fazla prim yaptığı bir ülkede hiç bir şey gelişmez..lan söyle işte”
“- Özlüyormusun abi.
+ Özlemek de kelimemi be kardeşim, gölgesini görsem sarılırım.
- Ee neden yazmıyorsun abi.
+ Gurur denen bir meret var, yazmak istesem elimi hissettirmeyen, gitmek istesem ona, ayaklarımı kesen..
- O gelmez mi abi. istersen kabullenme”




Hiç yorum yok:

Yorum Gönder